İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu‘nun Gazze‘deki savaş sonrası planı, bölgedeki karmaşık dinamikleri ele alarak çeşitli stratejileri bir araya getiriyor. Plan, İsrail’in güvenlik endişelerini öne çıkarırken, Filistinliler tarafından ise açık bir şekilde reddediliyor.
Planın bir diğer önemli unsuru, Gazze’nin “radikalleşmeden arındırılma” süreci. İsrail, bu konuda deneyimli Arap ülkeleriyle iş birliği yaparak, eğitim ve sosyal kurumları hedef alarak radikalleşmeyi engellemeye çalışacak.Bu bağlamda Gazze’nin askerden arındırılması ve yeniden inşasına izin verilmesi planın merkezinde bulunuyor.
Gazze’nin güney sınırının kapatılması, terör faaliyetlerini önleme amacı güderken, bu durum Mısır ile iş birliği yapılması ve güvenlik kontrolünün sürekli olarak devam etmesini içeriyor. Bu karar, bölgedeki dengeleri daha da karmaşık hale getiriyor.
Ürdün’ün batısındaki topraklarda İsrail’in “güvenlik kontrolü” sürdürme kararı, Filistin tarafından ciddi şekilde eleştiriliyor. Bu durum, Birleşmiş Milletler yardım kuruluşlarının kapatılmasını ve uluslararası yardım kuruluşlarının devreye girmesini içeriyor. Bu adım, Filistin’in gözünde resmi bir işgal olarak algılanıyor ve uluslararası camiada büyük tepki çekiyor.